KIRK KÜÇÜK İNCİ

Kirk Küçük Inci Kimlik Konuk Defterim Favori Sitelerim Foto Albüm Önsöz Ögüt Kitaplar Sevgi Dogruluk Vatan Birlik Ana Bayrak Zaman Sorumluluk Yalan Istiklâl  Hürriyet Hayat Deger Verme Söylemez Sultan Ayna Kiskançlik Mektup Can Serenler Eglen Güllü Altin Yaprak Cumhuriyet  Merak Türk Olmak Çiçekler  Umut Yazmak Hasret Güven Türk Mucizesi Okumak Olsaydim Yalnizlik Çocuklar Basari Çagdas Uygarlik Kader Masali Son Söz Mektup



    CUMHURİYET MİTİNGİ 2007 - IMG1MIMJMSVIO.jpg 

       Herkes; kendi doğrularını, hemen her fırsatta haykırıyor

       TÜRK OLMAK

       Yaşadığımız günler, tereddütler harmanı. Acabalar, öyle miler bütün dillere pelesenk olmuş. Saman altından su yürütenler keyifte, büyük çoğunluk mutsuz.
       Yukarıyı kokutan çirkef, büyük çoğunluğu da giderek birbirinden çözüyor. Çözülme, zayıflık demektir. Yılan, kızan, küsen büyük çoğunluk, her şeyden elini eteğini çekiyor. Ülkemde doğruları konuşanların sayısı azaldı.
       Hayır, hayır! Herkes; kendi doğrularını, hemen her fırsatta haykırıyor. Fakat, dikkat edin: Yalnız kendi doğrularını dilendiriyor. Bu doğruların ortak noktasını bulma, bulabilme, anlama yeteneğimiz kalmadı mı, ne?
       Ben, Türk'üm. Belki, bu adla anılan milletin ırki özelliklerini taşımıyorum. Bu, benim için önemli değil. Ancak, Türk olmaktan utananlar çok defa ırki özellikler meselesini öne çıkarmışlar, ilkin milletimizi bu şekilde düşündüre korkuta sarsmışlardır. Halkı yönlendirenlerimiz nedense her şey olmalarına rağmen, Türk olmaktan kaçınmışlardır. Bu tutum, yaşadığımız günleri hazırlamıştır. Halk, baştakilerin dediğine göre; inandığından değil, sadece köprüyü geçmek için öyle davranmaya alışmıştır. Türkiye'nin buhranı, açmazı işte burada.
       Bu yüzden, sizi bilmem ama ben Türk'üm! Çünkü bu millete mensup olmak, her kişinin kârı değil, er kişinin kârıdır. Türk milleti, Allah tarafından kendisine verilen misyonu uygulayan, bu görevi de tek başına götüren bir millettir. Milletinin adını da içinde taşıyan bir kitabın yazarı olan Kaşgarlı Mahmut, ünlü eserinde bir kutsal hadisten söz ederek şöyle diyor: "Ben yer yüzünde bir ordu-millet yarattım. Bu millete, dillerin ve dinlerin en güzelini verdim. Yeryüzünde herhangi bir millete kızarsam, bu ordu milleti onların üzerine gönderir, onları yok ederim. Bu ordu milletin dilini ve dinini öğreniniz."
       Bazılarınızda eşitlik duygularının depreştiğini görür gibi oluyorum. Türk'ü hazmedemeyenler, ilk itirazlarını bu noktaya yöneltiyorlar, üstün ırk masallarına yatıyorlar. Ben, bu noktadan uzağım. Ben, görevlendirilmenin farkındayım. Bu şuurla da Türk'üm diyebilmekteyim. Çünkü Türklük; birlik ve dirlik demektir. Birliğin olduğu her yerde, ilerleme de, şeref de vardır. Hele Türk olmanın vereceği gurura doyum olur mu?
       Türk, dünya tarihinin parlayan tek kutup yıldızıdır. O tarihe dikkatle bakınız, dilerseniz büyüteçle yeni baştan inceleyiniz; ikinci bir örneğe rastlayamazsınız. O halde, hem Türkiye'nin nimetlerinden, denizinden, güzelim güneşinden faydalanmak, hem de Türk olmaktan kaçmak ikilemine düşmek niye? Her halde ilkindeki çıkar duygusunun sürmesi için, sorumluluktan kaçmak için, Türk olmaktan korkuyorlar.
       Bana göre bu tutum, alçaklıktan başka bir şey değildir. Öyle ya! Hem Türkiye'de yaşayacaksın, vergi vermemek dahil bütün ayrıcalıklardan faydalanacaksın, hem de işler sarpa sardığında da tereyağından kıl çeker gibi bir davranışla, başka milletlerin, daha doğrusu azınlıkların mensubu olmakla övüneceksin! Bunun adına, hainlik değilse ne denir, söyler misiniz?
       Halbuki; Türk olmak, hür olmak demektir. Türk'ün olmadığı yerde tam istiklâl yoktur.
       Türk olmak, adam olmak demektir.

       Bizim de amacımız, ne olursa olsun, her şeye rağmen adam olmak değil midir? 

       Oyhan Hasan BILDIRKİ